23 Nisan 2016 Cumartesi

34. "Kim yardım istedi? Yüzbaşı mı, ihtiyarlar mı?"

34. "Kim yardım istedi? Yüzbaşı mı, ihtiyarlar mı?"

İsa Kefernahum'a varınca bir yüzbaşı O'na gelip, "Ya Rab" diye yalvardı, "felçli uşağım korkunç acılar içinde evde yatıyor." İsa, "Gelip onu iyileştireceğim" dedi. Ama yüzbaşı, "Rab, ben layık değilim ki, damımın altına giresin!" karşılığını verdi. "Sen yeter ki bir söz söyle, uşağım iyileşir." (Matta 8:5-8)

Orada bir yüzbaşının çok değer verdiği kölesi ölüm döşeğinde hasta yatıyordu. İsa'yla ilgili haberleri duyan yüzbaşı, gelip kölesini iyileştirmesini rica etmek üzere O'na Yahudilerin bazı ihtiyarlarını gönderdi. Bunlar İsa'nın yanına gelince içten bir yalvarışla O'na dediler ki, "Bu adam senin yardımına layıktır" (Luka 7:2-4)

Yüzbaşı yardım istedi. Ama isterken Yahudi ihtiyarlarının aracılık etmeleriyle yardım istedi. Ahmet'in bir tanıdığı aracılığıyla istekte bulunmasını, tanıdığına değinmeden şöyle açıklayabiliriz, "Ahmet, Mehmet'ten şunu istedi." Fakat herhangi bir çelişkiye düşmeden, "Ahmet Mehmet'e tanıdığını yolladı. O da Ahmet için Mehmet'ten şunu istedi" de diyebiliriz. İşte Matta olayı daha kısa ve öz şekilde (7 ayet ile; Luka da 10 ayet ile) açıklarken arada bulunanlardan söz etmeyip yüzbaşının ilk şahıs olarak İsa'dan yardım istediğini anlatmaktadır. Bu da Matta'nın amacından kaynaklanan niteliklere uygundur (Bkz. VII. Bölüm - İncil mi İnciller mi?).

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder