47.
"İncil'deki katmalar ve çıkartmalar..."
Matta
17:21; 18:11; 23:14;
Markos
7:16; 9:44-46; 11:26; 15:28; 16:9-20;
Luka
17:36; 23:17;
Yuhanna
5:4; 8:11; 9:35;
Elçilerin
İşleri 8:37; 15:34; 24:7; 28:29;
Sayın
Yüksel, yukarıdaki örneklerin İncil'in değiştirildiği
hakkındaki suçlamasını desteklediğini iddia
etmektedir. II. Bölümde bu suçlamaya yanıt
vermiştik (s. 76-88), ama yanıtımızı genişletmemiz
yararlı olabilir. Mesih İnanlı bilginler
yukarıdaki ayetlerin hepsini ve bu tür "farklılıkları"
dikkatle etüt etmişlerdir. Tabii ki burada,
İncil'in binlerce dile yapılan çok sayıda
çevirisinden söz etmiyoruz. Günümüzde etüt
edilmeye açık olan antik Yunan elyazmalarının
güvenilirliğini dikkate alıyoruz.
İlk
önce, "antik kayıtların insanı şaşırtan
biçimde aynı oluşunu" hatırlamalıyız.11
"Metinsel tartışma, İncil'in sözlerinin
binde birini bile etkilemez. Dahası, şu
ya da bu metnin okunmasıyla hiçbir yerleşmiş
öğreti şüpheyle sorgulanamaz."12 İncil'e
sağlam bir güvenle yaklaşabiliriz.
Ancak,
soru hâlâ var olmaya devam etmektedir: Farklı
Yunanca elyazmalarındaki yüzlerce küçük
farklılığı nasıl açıklayabiliriz? Bu "çelişkiler",
değişik sözler, tabirler ve iki paragraftan
oluşur, ki bunlar (1) bazı elyazmalarında
var, bazılarında yoktur, ya da (2) farklı
elyazmalarında bazı şekillerde farklılık
gösterirler.
Aşağıdaki
noktalar tatmin edici bir yanıt sağlarlar.
Hiç olmazsa Kutsal Kitap'a, "insan
sözü olarak değil, gerçekte olduğu gibi
Tanrı sözü olarak" (I. Sel. 2:13) yaklaşanlar
için böyle olmalıdır. Rab'bin söylediği
şu söz çok anlamlıdır, "Eğer bir kimse
Tanrı'nın isteğini yerine getirmek istiyorsa,
bu öğretişin Tanrı'dan mı olduğunu, yoksa
kendiliğimden mi konuştuğumu bilecektir"
(Yuh. 7:17).
1.Orijinal
Kutsal Kitap ayetleri "Tanrı esinidir"
(II. Tim. 3:16) ve bu yüzden içlerinde hiç
bir hata ve eksik yoktur. "Çünkü hiçbir
peygamberlik sözü insanın isteğinden kaynaklanmadı.
İnsanlar Kutsal Ruh'ça yönetilerek Tanrı'nın
sözlerini ilettiler" (II Pet. 1:21).
Bu dökümanlar şüphesiz nispeten narin papirüs
tomarları ya da yapraklarına yazılmışlar
(o zaman kağıt olarak kullanılan madde),
ve nispeten erken bir zaman içinde kaybolmuşlardı.
2.İnanlılar
bu orijinal yazıları bundan sonraki dört
yüzyıl boyunca elle papirüse, sonra da parşömen
kağıda geçirmişlerdir. Bu kopyalar Roma
İmparatorluğunun çeşitli yerlerine yayılmışlardır.
Böylesine uzun dökümanların elle yazılması
yorucu bir iştir ve bazı yanlışlıklar kaçınılmazdır.
Bunları kopya edenler birbirlerine benzeyen
harfleri karıştırabilirler, yerlerini değiştirebilirler,
ya da aralarındaki metni atlayarak tekrar
edilen bir sözcükten ötekine geçebilirler.
Kopya etmekte olduğu elyazmasının kenarındaki
bir yazıyı metnin bir kısmı olarak metne
dahil etmiş olabilirler. İyi niyetli bir
yazıcı elyazmasına gramerini ya da anlamadığı
bir noktayı "düzelterek" kasıtlı
değişiklikler ekleyebilir. Sonuç olarak,
kopya etme işlemi büyük bir dikkat ve saygıyla
yapıldığı halde, bu elle kopya edilen elyazmalarında
çok sayıda küçük çelişkiler bulmaktayız.
Bu yazıcılar, yaptıkları işin kutsallığının
ve Sayın Yüksel tarafından aktarılan Esinleme
22:18-19 ayetleri gibi, Tanrı'nın sözünü
değiştirip bozmak hakkındaki Kutsal Kitap
uyarılarının farkındaydılar.
3.Elimizde
ne vardır? "Matbaa makinesi 15'inci
yüzyıla kadar keşfedilmediği için Yunanca
İncil'in metni bize çeşitli elyazmalarıyla
erişmiştir."13 Bunlar Avrupa, Kuzey
Afrika, ve Orta Doğunun her tarafından toplanmışlardır.
"İncil'in metni için elyazmasal kanıtlar
herhangi bir antik eserinkinden çok çok
daha boldur...Yunanca metnin tamamı ya da
parçalarının, hemen hemen beş bin elyazması
vardır...Latincede sekiz bin elyazması vardır,
ve ek olarak diğer antik çevirilerden de
bin tane vardır. Bu elyazmaları arasında,
orijinalden bir yüzyıldan fazla kadar bile
olmadan, İncil'in çok büyük parçalarını
içeren, ve İncil'in kitaplarının orijinal
olarak yazılmasından üç yüzyıl içinde kopya
edilen (iki tane neredeyse tamam İncil nüshası
dahil) elli ya da daha çok elyazması vardır."14
4.Bu
belgelerden, orijinallerinde tam tamına
ne yazılmış olduğunu çok yakın bir şekilde
anlayabiliriz. Süreç, başkanın konuşmasının
tam metninin ne olduğunu anlamak için odadaki
gazeteciler grubunun aldıkları notları kıyaslama
işine benzer. Bir gazetecinin yazamadığı
ya da yanlış yazdığı bir şey diğerlerinin
notlarından anlaşılabilir. "Orijinaline
olabileceği kadar yaklaşmak için çeşitli
elyazmalarının kopyalarının etüdü, ve onların
her birinin değerini belirleme, Metinsel
Eleştiri bilimini oluşturur."15 Üzerlerinde
gerçek bir soru işareti olan bölümler çok
çok azdır.
Sonuç
olarak, söz konusu çelişkilerin
hemen hemen hiçbir istisna olmaksızın Kutsal
Kitap ayetlerinin elle kopya edilmesinin
sonucu olan küçük hatalar olduklarını
söyleyebiliriz. Kutsal bir Tanrı'nın önündeki
dürüstlük, bunların hiçbirinin gözardı edilmemesini
gerektirir. Yine de, binlerce elyazmasının
dikkatle incelenmesi, günümüzde çeviride
kullanılan Yunanca metnin esinlendirilmiş
orijinaline çok çok yakın olduğunu kanıtlar.
Sonuç olarak bu, "Kutsal Kitap ayetlerinin
gerçek olduğunun kanıtını kuvvetlendirmiştir
ve gerçek bir dürüstlükle elimizde Tanrı'nın
gerçek Sözü olduğundan emin olabiliriz."16
Bundan
öte araştırma için metnin günümüze gelişi
hakkındaki nota bakınız (sayfa 138-140).
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder