23 Nisan 2016 Cumartesi

49. "Allah 'Üçlük' Allahı mıdır?"

49. "Allah 'Üçlük' Allahı mıdır?"

Önceki soruya bakınız. Ama orada dediklerimize iki nokta eklememiz yerinde olur:
1) Sayın Yüksel, "bu doktrin, ne İbranî peygamberleri, ne de Hristiyan resulleri tarafından biliniyordu." diyor. Peki aşağıda iki ayet vereceğiz. Birincisi, İbranî peygamberi olan Yeşaya aracılığıyla verilen bir ayettir. Bakalım, bu doktrin biliniyor mu yoksa bilinmiyor muydu?
"Ey Yakub, ve çağırdığım İsrail, beni dinle: Ben O'yum; ilk benim, son da benim. Evet, yerin temelini benim elim koydu, ve gökleri sağ elim yaydı; ben onları çağırınca, birlikte dikilip dururlar...Bana yaklaşın, bunu dinleyin: Başlangıçtan beri gizlice söylemedim; vaki olduğu zamandan beri ben oradayım; ve şimdi Rab Yehova (Baba) ve onun Ruhu (Kutsal Ruh) beni (Söz) gönderdi." (Yeşaya 48:12-13, 16)
Bir İbranî peygamberinin yazıya geçirdiği bu ayetlerde Üçlü Birlik açıkça görülür. Gelelim Yeni Ahit'e. Kutsal Ruh'un Havari Matta aracılığıyla verdiği şu ayete bakalım:
İsa yanlarına gelip kendilerine şunları söyledi: "Gökte ve yeryüzünde bütün yetki bana verildi. Bu nedenle gidin, bütün ulusları öğrencilerim olarak yetiştirin. Onları Baba, Oğul ve Kutsal Ruh'un adıyla(tek ad!) vaftiz edin. Size buyurduğum her şeye uymayı onlara öğretin. İşte ben, dünyanın sonuna dek her an sizinle birlikteyim" (Matta 28:18-20).
Bundan daha açık bir ifade olamaz. Bunun gibi pek çok ayet sıralamak mümkündür. Sonuç olarak şunu açıkça diyebiliriz ki, Üçlübirlik Gerçeği hem İbranî peygamberleri, hem de Hristiyan resulleri tarafından biliniyordu.
2) Sayın Yüksel, bu gerçeğin "bir sır" olduğunu kabul etmemizden alaylı bir şekilde bahsetmektedir. Fakat İncil'de böyle bir tavırla ilgili olarak şöyle yazılır: "Bu kişiler anlamadıkları her şeye sövüyorlar... Vay bunların haline! Çünkü Kabil'in yolundan gittiler" (Yahuda 10-11). Acaba "Kabil'in yolu" neydi? Kabil, Allah'ın saptamış olduğu kurban yoluyla kurtuluş planını anlamadan kendi doğruluğunu yerleştirmeye çalışarak Rab'be kuzu değil, toprağın ürününden bir adak getirdi. Fakat Allah onu kabul etmeyince Kabil istenen kuzuyu getiren kardeşi Habil'e kızdı ve sonunda onu öldürerek ilk katil oldu. Aynı şekilde değerli Müslüman arkadaşlarımız ne Allah'ın Üçlü Birliğini ne de O'nun Mesih'inin kurban olarak çarmıhtaki ölümü sayesinde sağladığı kurtuluş müjdesini anladıkları için bu yüksek gerçeklere sövüyorlar. Bu konuda Allah şöyle der: "Benim düşüncelerim sizin düşünceleriniz değil, sizin yollarınız benim yollarım değil, Rab diyor. Çünkü gökler nasıl yerden yüksekse, yollarım sizin yollarınızdan, ve düşüncelerim sizin düşüncelerinizden öyle yüksektir" (Yeşaya 55:8-9).
Kutsal Kitap'ta böylesine açıkça belirtilen yüce gerçekleri anlamadığımız zaman onlara sövmektense kendimizi alçaltarak gerçeği anlayabilmek için Rab'be yalvarmak gerekir. Bu şekilde yaklaşanlara Rab'bin sözü şudur: "Yüksek ve yükselmiş, ebediyette sakin ve ismi Kutsal olan şöyle diyor: Ben yüksek ve mukaddes yerde otururum, ve alçak gönüllülerin ruhunu diriltmek için, ve alçak gönüllü adamla beraberim. RAB diyor, ben düşküne, ve ruhu kırık olana, ve sözümden titriyen adama bakarım" (Yeşaya 57:15; 66:2)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder